İmplant tedavisi dişsiz hastalar için en iyi tedavi yöntemi haline gelmiştir. Bu neden ile implant ile ağız kanserinin bir ilişkisinin olup olmaması bir araştırma konusudur ve bu konuda henüz ispatlanmış bir araştırma yoktur.

İmplant tedavileri, gelişen günümüz teknolojisi ile başarısını %98’e çıkarmıştır. Bu başarı genel sistemik yapısı güçlü hastalarda yapılan implantlardadır. Bu neden ile implant tedavisinde doktorun endikasyonu koyarken hastanın hem genel sistematik durumunu değerlendirmesi hem de hastayı, hem implant öncesinde hem de implant sonrasında mutlaka bilgilendirmesi ve ağız bakımını öğretmesi bir zorunluluktur.

Titanyum, malzeme olarak doku dostu bir materyaldir. Alerji yapma özelliği de neredeyse yok denecek kadar azdır. Ve bu konuda TUBİTAK MAM Gen Mühendisliğinin ve Biyoteknoloji Enstitüsü’nün açıklaması “titanyum diş implantlarının güvenle kullanabileceği” yönündedir. Enstitüden yapılan açıklamada titanyumun sağlamlığı, hafifliği ve toksik olmamasının yanı sıra biyo uyumluluk ve kemik entegrasyonunun çok iyi olması dolayısıyla titanyum implant yapımında en çok kullanıla

İmplant operasyonu esnasında dolgu yapımında kullanılan anestezi o bölgenin uyuşması için son derece yeterlidir. Dolgu yaparken bizim kullandığımız frezler elmastır ve mine kemiğe oranla 10 katı sert bir dokudur. Dolgu yaparken uygulanan anestezi ile hastamız hiç ağrı hissetmez iken implantta ağrı hissedilmesi mümkün değildir. Genellikle hastalarımız operasyon sonrasında bu korkularının yersizliğini görüyorlar. Çünkü hep implantın çene kemiğine çakılacağını düşünüyorlar. Halbuki sadece küçük bir yuva açılıp, implant açılan bu yuvaya yerleştiriliyor. Ve operasyon sonrası aldığımız ağrı kesiciler

Ortodontik tedavide ki yeni gelişimler ile 7’den 70’e her bireye yönelik yöntemler ile ortodontik tedavi yapmak mümkün olsa da 9-14 yaş arasında yani “hızlı büyüme döneminde” bu tedavinin yapılması idealdir. Eğer aile de diş çapraşıklığı var ise 9 yaş beklenilmeyip düzenli kontroller ile daha önceden de bu işlem başlatılabilir.

Geleneksel olan elbette ki metal diş telidir. Ancak dijital ölçülerin geliştiği günümüzde şeffaf ortodonti yani şeffaf plaklar da metal diş telinin hızına yetişmiştir. Bu nedenle fiyat avantajları ve kullanım durumları değerlendirilerek diş hekimi ve hastalar bu duruma karar verebilir.

Dişte bir çürük olmuş ise bunun tek tedavisi o çürüğün tamamen temizlenip diş dokusuna benzer bir malzeme ile doldurulmasıdır ki bu da özel cihaz ve aletler ile yapılabilir. Bu işlemi de ancak bir diş hekimi yapabilir.

Yeni çürük oluşmasını engellemenin elbette yol ve metotları var. İlk adım beslenme alışkanlıklarımızın değiştirilmesi, ikinci adım diş ve dişetine yeterince özen gösterilmesi ve düzenli fırçalanmasıdır. Üçüncü adım ise düzenli diş hekimi kontrolüne gitmektir. Şöyle ki düzenli diş hekimi kontrolü sizi bir anda büyük çürükler ile karşılaşmaktan korur.

Ağzınızda kalıcı bir ağız kokusu varsa veya kötü bir tat hissi çürük belirtisi olabilir. Tabi ki sıcak ya da soğuk bir şey içtiğinizde veya şekerli bir yiyecek tükettiğinizde dişinizde ağrı varsa bütün bunların sebebi diş çürüğü olacaktır. Çürük iki dişin arasındaysa gıda artıklarının buraya takılması da çürüğün belirtilerindendir. Çürük her zaman simsiyah gözükmez. Bazen tebeşirimsi beyazda gözükebilir. Yani diş hassasiyeti, gıdaların o bölgeye takılması ve ağız kokusu diş çürüğünün belirtilerindendir.

Aynen söylediğiniz gibi dişler ısırma yüzeylerinden çürürler. Bu genellikle çocuklarda böyle olur. Çünkü çocukların dişleri aralıklı olduğundan bu tip dişler ancak çiğneyici kısımdan çürür. 12 yaşından sonra dişler dişler birleşmeye başlayınca yani kontaklar oluşunca ara yüzeylerden çürürler. Yani çiğneyici yüzeye ek ara yüzlerden çürürler. Zamanla, özellikle 35 yaş sonrası dişetleri çekilmeye başlar ve diş kökleri açığa çıkar ve bu durumda kök çürükleri oluşur. Yani dişin yanak yüzeyinde çürük olur. Nadir durumlarda dişin dile bakan kısımlarında da çürük oluşabilir.

Birçok implant ameliyatı yapılan hazırlıktan kısa sürer, şöyle ki anestezinin yapılması 1-2 dakika ve ardından uyuşukluğun oluşması 5 dakika, tek implantın takılması 5 dakikadır. Toplam 15 dakikada bir implantın yerleştirilmesi mümkündür. İmplant sağlam ve yeterli kemiğe takıldığı zaman bu süre standarttır. Ama dişeti dokusunun ve kemik dokusunun arttırılmasının gerektiği durumlarda yani yumuşak doku nakli gerektiren ya da kemik tozu ile kemik artırılması gereken durumda bu süre uzar. Uzayan süre ağrı ile doğru orantılı değildir. Korkulacak bir şey yoktur. Bu süre artışı implantın uzun süre ağızda kalması için gerekir.

İmplant tedavisinden sonra tıpkı doğal dişlerinizin bakımı gibi doktorunuzun önereceği gibi düzenli diş fırçalamasının yanı sıra ara yüz temizliği mutlaka yapılmalıdır. Bunun dışında düzenli diş hekimi kontrolü şarttır. Diş hekimi kontrolde röntgen alarak implant etrafında ki kemiği kontrol eder. İmplant etrafında iltihap var mı bakar, dişeti sağlığını kontrol eder.

En önemli kontrol ise dişin yüksekliğinin kontrolüdür ki bu çok önemlidir. Yani diğer doğal dişler bir miktar aşınma gösterir ama porselen üstünde ki porselen aşınmaz ve diğer dişlerden yüksek kalır. Bu da implanta zarar verir. Yani 6 ayda bir düzenli diş hekimi kontrolü implantın ömrünü uzatır.

İmplant takmayı düşündüğümüz kemikte her zaman yeterli kemik olmayabilir. O zaman bu bölgede kemik oluşturmak gerekir. Kemik OGMENTASYONU dediğimiz kemik grefti uygulaması veya kemik tozu uygulaması işlemleri ile kemik hacmi genişletilebilir. Burada önemli olan bu süreçte hastamızın dikkat edilecek kurallara harfiyen uymasıdır.

İmplant kullanımı arttıkça, implant markaları gün geçtikçe piyasada yerini almaktadır. Hangi implant markası en iyisidir demek günümüzde mümkün değildir. Artık birçok implant markası en iyisi konumunda bulunmaktadır. Burada biz diş hekimi olarak tercihimizi yaparken bir implantın hem cerrahi hem de protez kısımlarının iyi özelliklere sahip olmasını dikkate alıyoruz ve de implant markası üzerinde bilimsel araştırma yapılmış olanları tercih ediyoruz. Hangi implant markası uzun ömürlü, hastalarımız hangi implant ile rahat eder? Bütün bunları bilimsel araştırmaları takip ederek öğrenebiliriz. Yani bir implant markasının arkasında bilimsel bir yapı olmalıdır.

Diş çekimi ardından kalan kemik dokusu implantın 1/3 alt kısmını kavrayacak şekilde ise genellikle diş çekilir çekilmez implant takılabilir. İmplantın takılması için o bölgede yoğun bir iltihap dokusunun olmaması gerekir. Günümüzde ozon ve lazer tedavisi ile çekim yerinin dezenfeksiyonunun yapılması mümkündür.

Çekim yarasının ağzını kapatmak için; PRF denilen hastanın kendisinden alınıp özel santrifüjden işleme tutulmamış kan dokusu kullanılabilir.

Diş çekimi sonrası doktorunuzun çekim yarası üzerine koyduğu pamuk tampon 20 dakika o bölgede olmalı ve sıkı tamponlama yapılmalıdır. O bölgede çalkalama, gargara asla yapılmamalıdır. Çekim yeri kontrol amaçlı da olsa emilmemelidir. Bütün bunlara dikkat edilmesine rağmen o bölge de hafif sızı tarzında kanama olması normaldir. Fazla kanamanın olması kan değerlerinde bir problemin olduğunun göstergesi olabilir. Pıhtılaşma aktörlerinde bir sorun olabilir ya da K vitamini eksikliğinden kaynaklanabilir.

Eğer çekim sonrası dikkat edileceklere harfiyen uymuş iseniz ve aspirin tarzı ağrı kesici kullanmadıysanız çekim sonrası yoğun kanama var ise sistemik olarak bir doktora muayene olmanız gerekir. Çünkü ileri de bir trafik kazası ya da büyük acil bir ameliyat sonrası kanamanız durdurulamaz.

Buz uygulaması 3-5 dakika implant bölgesine yapılıp 8-10 dakika dinlendirilerek uygulanır. Fazla uygulama buz yanığına neden olabileceğinden dikkat edilmelidir. Buz uygulaması ilk 24 saat yoğun olarak sonra ki 24 saat ara ara olacak şekilde 2 gün uygulanmalıdır. Tabi ki bu uygulama takılan implant adedine ve yapılan operasyonun şiddetine göre hekiminizin önerisiyle daha kısa bir uygulamaya dönüşebilir.

Diş çekiminden 2 saat sonra bir şey yiyip içebilirsiniz. Ama özellikle taneli yiyeceklerden uzak durun, pirinç pilavı ya da bulgur pilavı gibi. Özellikle alt çene diş çekiminin ardından taneli yiyecek kullanımı çekim yerine kaçmasına neden olur ve bu da yara yerinin geç iyileşmesine sebep olur.

Asla içilmemelidir. Özellikle ilk 24 saat tek bir adet sigara içilmemesi gerekir. Ayrıca sigaranın içinde ki arsenik yara yerinin geç iyileşmesine sebep olur. Aynı zamanda sigara içerken oluşan negatif basınç yara yerinde ki pıhtıyı yerinden oynatır. Yara yerinin iyileşmesinin gecikmesine ve o bölgenin çukurcuk kalıp gıdaların o bölgeye kaçmasına neden olur. Yara yerinin iltihabının bir nedeni de bu çukurcuktur. Yani sigara tüketimi için en azından 1-2 gün beklemek şarttır.

İmplant ameliyatının ardından 48 saat ağız bakımı çok önemlidir. Ağız içinde basınç oluşturacak dikişin açılmasına neden olacak hareketlerden kaçınmak gerekir. Ağız içinde biriken tükürüğü mümkün olduğu kadar yara yerini emmeden atmak gerekir.

İlk günden itibaren dişleri fırçalamak gerekir ama bu fırçalama hareketi mümkün olduğu kadar yumuşak ve yavaş yapılmalıdır. Diş fırçası bu dönemde ‘SOFT’ olanlardan seçilmelidir ya da o bölgenin bir gazlı bez aracılığı ile temizlenmesi yapılabilmelidir.

Bir yirmi yaş dişi rahatsızlık vermiyorsa ve bulunduğu yerde diğer dişlere zarar vermiyorsa mutlaka çekilmek zorunda değildir.

Yirmi yaş dişi ağızda sürerken yan dişlere baskı yaparak ciddi kulak ağrısı yapabilir. Bir an evvel diş hekimine giderek o dişten kurtulmak en güzelidir. Ağrı evde gece tuttuysa ağrı kesici almak ve o bölgeye buz uygulamak ağrınızı rahatlatır ama zonklar tarzda ağrı varsa bu ağrı başka bir diş ile birleşmiş olabilir. Mutlaka kontrol edilmelidir ki bu kontrolü diş hekimi panoramik film dediğimiz bir yöntem ile yapılabilmektedir.

Vücuttaki kemik erimesi ile ağızdaki kemik erimesi farklı sağlık sorunlarıdır. Vücuttaki kemik erimesi yüksek oranda olmasına rağmen çenede kemik olabilir en çok ön tarafta alt çenenin ön tarafında mutlaka kemik vardır. Üstelik kemik erimesi olan bireylerde bol bol yürüyüş verilir ki kan dolaşımı arttırarak kemik erimesini durdurmak için,  implantlar çiğneme esnasında çene kemiğine adeta mesaj yaparak o bölgenin beslenmesini ve kan dolaşımını artırır ve böylece o bölgenin kemiğini korur.

Estetik diş hekimliği uygulamalarından en çok tercih edilen tam seramik kaplamadır. E-Max kaplamaların tamamı seramiktir ve diş teknisyeninin el sanatını uygulamasına izin verir. Diş etinde gri mor renklenme oluşturmazlar, maksimum ışık geçirgenlikleri vardır yani dudak ile temas eden yerler şeffaftır. Alerjik reaksiyon vermezler, sıcak soğuk iletkenlikleri düşüktür. Birkaç diş kaybında uygulanabilir.

Dünyanın neresine giderseniz gidin bir E-Max kron yaptıracaksanız kullanılan malzemenin aynı kalite olma olasılığı yüksektir. Şöyle ki E-Max kronlarının tozlarının bir sertifikası ve uygulayıcı diş teknisyeninin bir eğitimi vardır. E-Max malzeme üreticisinin amacı bu tozun bütün dünya tarafından kullanılması ve estetiğin yakalanmasıdır. Bu neden ile bu tozu üreten firmanın desteklediği laboratuvar ister Ankara’da ister Sydney’de olsun E-Max E-Max’dır ve aynı kalitedir. Fiyatın uygunluğu tamamen ekonomik farklılıktır.

Diş dolgusu yapılırken eğer dolgu yapılan diş çok arkadaysa ve siz ağzınızı çok açmak zorunda kaldı iseniz bu çenenizde kalıcı olmayan ama kısa dönem bir ağrıya, ağız açamamaya neden olur. Kas gevşetici almak sıcak havlu ile çenenize masaj yapmak sizi rahatlatabilir. Endişe etmenize gerek yok.

İmplant ameliyatında otojen kemik grefti dediğimiz kişinin kendi çenesinden alınan ya da implant ameliyatı esnasında implantın takılacak olduğu yerden çıkarılan kemik kullanılır. Ama kemik ougmentasyonu dediğimiz kemik grefti ile yapılacak işlemde genellikle inek kemiğinden elde edilmiş kemik tozu kullanılır. Ülkemizde domuz kemiği kullanımı yaygın değildir. Yanlışlıkla bile kullanılmaz.

Sinüs ameliyatı ya da sinüs lifting ameliyatı yapılmadan önce birçok tetkik yapılmalıdır. Bu tetkikler esnasında bu ameliyatın kişiye uygun olup olmadığına karar verilir. Bu karar aşamasından sonra sizin sinüs yapınız bu ameliyata uygun ise korkulacak bir şey yoktur. Hekiminize güvenerek bu ameliyatı yaptırabilirsiniz. Şimdiden geçmiş olsun.

Günümüzde, özellikle Avrupa ülkelerinde yaşayan yabancı hastalar tarafından gün geçtikçe daha çok talep edilen bir tedavi yöntemidir. İlk önce Hollywood sanatçılarına uygulandığı için Hollywood Smile olarak anılmaktadır. Bu yöntem 10 üst 10 adet alt dişe olmak üzere bembeyaz birbirine yakın simetrik dişler yapılır. Avrupalı sanatçı diş hekimleri, “Kuaför Diş Hekimi” olarak tabir edilen, hekimler tarafından uygulanmaktadır. Sonuç itibariyle dişlerin sağlıklı bir şekilde kaplandığı durumda bembeyaz olması kişinin talebine göre şekillenir.

Öncelikle size yapılacak uygulama sizin diş yapınıza göre olmalıdır. E-Max lamine genellikle diş ve dişeti sorunu olmayan dişler için estetik bir çözüm yöntemidir. Zirkonyum kaplamalar eksik dişin yerine konulması için geliştirilmiş bir tedavi metodudur. Aynı zaman da yani amaç eksik dişin ya da çürük dişin estetik bir materyalle sağlam, dayanıklı olarak onarılmasıdır. Bu neden ile bu iki tedavi metodu birbirinden farklı metotlardır. Karşılaştırma yapmak pek mümkün değildir.

Diş etlerinin etrafında plak dediğimiz gıda artıklarının içinde mikroorganizmanın birikmesiyle alışan tabakanın uzun süre dişin fırçalanmaması sonucu diş eti iltihabı oluşturmasıyla başlar. Etkin fırçalamayla hemen düzelir. Eğer fırçalama yapılmaz ise diş eti iltihabı diş etlerinin etrafındaki kemiğinde iltihaplanmasına ve diş eti kanamasına ve ağız kokusuna neden olur.

Diş dolgusunun yapılmasında uygulanan aşamalar implant ameliyatıyla aynıdır. İmplant çene kemiğine çakılarak değil bir yuva açılıp o bölgeye implantın bir fasulye eker gibi yerleştirilmesiyle tamamlanır. Gelişen teknikle ve cerrahi ekipler çene kemiğinde yuva açan frezler artık o kadar gelişti ki bu konuda endişe edilecek hiç bir şey kalmadı.

İmplant çene kemiğine yerleştikten sonra 2 ay kadar beklenir. Bu beklenenin sebebi kemik hücrelerinin gelip bu vida aralarına yerleşmesidir. Kemik hücreleri macro düzeyde vida aralarına gelir, micro düzeyde de implant yüzeyi ile kaynaşır. Bu olaya ‘’OSTEOİNTEGRASYON (osteointegrasyon )‘’ denir. Osteointegrasyon gerçekleştikten sonra implantı oradan çıkarmak mümküm değildir. Artık kemiğin bir parçası olmuştur. Fakat bazen ki bu %2 lik bir durumdur; İmplant o ya da bu şekilde ameliyat sonrası kurallara uyulmaması, sigara kullanımı gibi nedenlerde buna dahildir. İmplant osteointegre olmaz yani çene kemiği ile kaynaşmaz o zaman düşer. Yani kemik ile kaynaşmış implantın düşme olasılığı yoktur.

Tomografi alınımı elbette ki cerrahinin işini kolaylaştırır. Ama bazen bir periapikal film ile implant takmak mümkündür.

İmplantlarınız ile MR çektirmenizde hiç Bir sakınca yoktur. Sadece MR çeken uzmana ağzınızda implant olduğunu belirtmeniz yeterli olacaktır. Gelişen teknolojide birçok MR artık implantlardan etkilenmez durumdadır.

İmplantlar tıpkı kendi dişleriniz kadar bakım ister. Düzenli diş hekimi kontrolü ve düzenli bakımınız ile implantlarınızı uzun ömürlü kullanmanız mümkündür.

İmplant tedavileri artık eksik diş tedavisinde kullanılan en popüler uygulamalardır. Köprü uygulamaları yan dişlerin kesimine sebep olduğundan kesilen dişlerde zaman içerisinde problem çıkma olasılığı yüksek olduğundan ve bu porselen kaplamaların 10 yılda bir değiştirme zorunluluğundan ve bu değiştirme maliyetlerinin uzun dönemde bütçeyi yorması nedeniyle implant tedavileri diş ve bütçe dostudur. Bu neden ile tercih edilmelidir.

Bu tip hastalar doktor kontrolündeler ise doktorları hastalığı altına almış ise implant uygulaması için hiçbir sakınca yoktur. Şayet kişinin çenesi implanta uygun ise; yani bu durum sistemik rahatsızlık ile ilgili doktor, diş doktoru ve hastanın bir ekip halinde değerlendirileceği bir durumdur.

Dişte çok fazla bir yıkım var ise, geleneksel yöntemler ile dolgu yapılamayacak ise, daha dayanıklı bir malzemeye ihtiyaç olduğunda; ‘’DİJİTAL ÖLÇÜ TEKNİKLERİ ‘’ile ölçü alınıp hazırlatılan porselen dolgunun dişe yapıştırılmasıyla elde edilen dolgu çeşididir.

Geleneksel yöntemde ölçü kaşıklarına ölçü maddesi yerleştirilerek ağızdan direkt ölçü alınırdı. Günümüzde 3 boyutlu tarayıcılar ile ağızın genelinin ölçüsü alınabilmekte. Buda bize ortodontiden, proteze gelişen bir yelpazede çalışma imkânı sağlamaktadır.

Eğer sistemik durumunuz iyi ise implantı size tavsiye ederiz. Çünkü ağız kuruluğu hareketli protezin sürekli olarak ağzınızı vurmasına neden olur. Bu neden ile 2 adet implant bile size sabit protez gibi protez kullanmanıza yardımcı olur. Elbette taktırabilirsiniz.

Dişlerin dibinde iltihap sonucu oluşan boşluklara biz kist diyoruz. Kistler Kanal Tedavisi ile tedavi edilir. En kötü ihtimal ile çekilip temizlenirler ve kemiğiniz o kist boşluğunu onarır. Uzun süreli kistler tedavi edilemez ise genişlerler. Bu neden ile kist tespit edilir edilmez tedavi edilmelidir. Tedavi edildiğinde yayılma ya da focal enfeksiyon odağı olma özelliğini hemen yitirir. Endişe etmeyin.

Açıkçası korktukça başınıza daha büyük sorunlar geleceğini bilin. İnanın diş fırçalamaya yeniden başlasanız bile sizi şu anda içinde bulunduğunuz durumdan daha iyiye götürecektir.

Diş hekimi korkusu öğrenilmiş bir korkudur. Tıpkı fareden korkmak gibi. Eskiden anestezik solüsyonların olmadığı dönemlerde gerçekten diş hekimi herkesin korkulu rüyasıydı. Şimdi anesteziler gelişti ve çok etkili, iğneler küçüldü, ağızda temizlik yapan cihazlar artık çok konforlu. Yani diş hekiminde korkacak bir şey yok.

Ağız içine yerleştirilen küçük bir kamera sayesinde ağızdan ölçü almak mümkün. Bilgisayar teknolojisi kullanımı estetik gülüşü tasarımı için şart. Bu neden ile dişlerin tam kapanışında diş yapmak için dijital ölçü teknikleri kullanmak gerekmektedir.

Dişlerinizde çürük var ise önce çürüklerin doldurularak tedavi edilmesini öneririz. Her zaman dişi kurtarmak taraftarıyız. Be neden ile bir dişi ne kadar uzun kullanırsak, o kadar iyi olduğunu düşünmekteyiz.

Özellikle implant üstü protezlerde dijital ölçü bize çok çok avantaj sağlar. İmplant üstü kaplamanın dijital ortamda yapılması porselen kaplamanın tam boşluğa denk gelecek şekilde tasarımına imkân sunar.

Diş anestezisinden önce diş eti dokusuna uygulanan lokal uyuşturucu o kadar etkendir ki, ayrıca “JET ENJEKTÖR” dediğimiz oldukça ince uca sahip iğneler ile ilacın verilme dozu ayarlanarak ağrısız enjeksiyon yapma imkânı artık diş hekimliğinin hizmetinde.

Laser ile yapılan düzenlemenin ardından yumuşak fırça kullanımı ve tuzlu su ile gargara çok önemlidir. Aynı zamanda sigara kullanımı tamamen kesilmelidir. Ozon terapi ile yara iyileşmesine yardımcı olur.

MOR lekelerin çözümünde laser ile yapılacak peeling çok faydalıdır. Laser peelingi tavsiye ederiz.

Bu dönemde röntgen çekimini kesinlikle tavsiye etmeyiz. Genellikle yapılacak tedavileri röntgensiz yapmayı tercih eder, gebelik sonrası kalıcı tedaviler yapmayı düşünürüz. Ama tanı için film şartsa kurşun önlük giydirilip röntgen alınabilir. Ama çok tercih edilmez.

Sizin bu dönemde beslenmeniz ve ağız bakımınızın bebeğinize inanılmaz fayda sağlar. Diş sağlığınız için protein, A vitamini, C vitamini, Kalsiyumdan zengin yiyecekler tüketmek gerekir. Ağız bakımınız diş ve dişeti sağlığınıza verdiğiniz önem, ileride sizden bebeğinize bakteri geçişinde minimale indirir.

Gebelikte bilinçsiz ilaç kullanmak zaten önerilmeyen bir durumdur. Mutlaka kaçınmak gerekir. Özelikle tetrasiksin içermeyen antibiyotikler zorunlu olduğunda tercih edilebilir. Tetrasiksinler dişte renklenmeye neden olur. Bunun dışındaki antibiyotiklerin kullanımı dişte renklenme oluşturmaz ama gene de gebelikte hiçbir ilaç kullanımı zorunlu olmadıkça tercih edilmemelidir.

Hamilelikte dişeti kanamasının nedeni değişen hormon yapısıdır. Ama hamileliğe girişte kişinin dişeti kanamaları zaten mevcut ise bu problem çok daha fazlalaşacaktır. Bulantı, kusma durumuda dişeti kanamalarını tetikler. Bu neden ile gebeliğe girmeden diş hekimine gidip ağız bakımını mutlaka yaptırmak gerekir.

Kullanılan macun seçimi dişlerin korunmasında başlangıç ve en etkin yöntemlerin başındadır. Annenin ya da babanın birlikte diş fırçalamaya eşlik etmesi bu alışkanlığın yerleşmesine yardımcı olur. Ayrıca fissur sealent ve flour uygulamaları koruyucu tedavi yöntemleridir.

Genellikle süt dişleri “Maymun Diestema” dediğimiz aralıklı yapıya sahiptir. Genellikle aralığın sebebi yerine gelecek daimî dişin araya kolay yerleşmesi içindir.

Alt daimî Dişler süt dişlerinin içinde yer alırlar. Ve ilk çıktıklarında çapraşıklardır. Ve içeridedirler. Zaman ile dilin etkisiyle öne doğru çıkarlar. Üst dişlerde tam tersi, tam süt dişlerinin önünde yer alırlar.

Dişlerinizi fırçalarken diş etlerinizde kanama var mı? Özellikle sabahları ağız kokunuz var mı? Ve göz ile görülen diş eti çekilmenin var mı? Diş aralarına gıda artığı kaçıyor mu? Dişlerinizde sallanma var ise diş eti hastalığı olabilir.

Düzenli hassasiyet giderici macun kullanmak diş eti hastalığınızın ardından hem diş etleriniz sağlığını korumaya hem diş eti çekilip çıplak kalmış kök yüzeyinin macun içindeki mineraller ile kapatılmasını sağlar.

Artık günümüzde biliniyor ki diş eti problemleri kalp krizi riskinden tutunda, düşük doğum ağırlıklı gebelik riskine kadar pek çok sistemik rahatsızlığa neden olmaktadır. Periodontal hastalığın tedavisi dişleri koruduğu gibi genel sistemik problemleri de korumaktadır.

Çünkü vücudun dişleri kendi kendine temizleme mekanizması vardır. Bazı kişilerin dişleri düzgün dizilimiyle bunu sağlar. Bu kişilere bakın, elmayı ısıra ısıra yerler. Ve genellikle beslenmeleri karbonhidrat ağırlıklı değildir. Bol su tüketirler. Bireyin genel sağlığında burada çok etkendir. Ayrıca sigara, alkol ve kola tüketiminde vücudun dişleri savunma mekanizması da önemlidir. Bu kişiler de bu mekanizma iyi çalışıyordu. Beslenme alışkanlıkları da çok çok önemlidir.

Ne kanal tedavisinde ne implant tedavisinde en ufacık acı duymanız mümkün değildir. Gelişen anesteziler sayesinde en ufacık ağrı duymanız mümkün değildir.

Dolgu eğer diş çürüğünün daha küçük olduğu dönemde yapılırsa uzun yıllar kullanılır. Fakat çok fazla çürüğün olduğu dişte dolgu maddesi çiğneme basıncına dayanamayıp kırılabilir. Ayrıca kişinin asitli gıdalar tüketimi, dolguyu oradan koparmasına yönelik yapışkan gıda tüketimi de hep dolgunun ömrünü kısaltır. Sık sık dolgusunun düştüğü durumda kaplama yapmak bir çözüm olabilir.

Diş tedavisinde kullanılan aletler bir grup dezenfeksiyon ve yıkama işleminin ardından B tipi otoklavda steril edilir. Ta ki, bazı aletleri bunlar hiç steril edemez. Tek kullanımlık kullanılarak atılır. Bardak ya da dolgu yapıştırıcısının fırçası, dolgu parlatıcıları ya da ağızdan tükürüğü alan sakşın gibi malzemeler kullanımın ardından atılır.

Kişiye özel gülüş tasarımı kişinin yüzü, mesleği, zevkleri ve diş yapısının sentez edilerek ona özel çıkarılan planlamadır. Bazen sadece bir dişe yapılacak dolgu bile o kişinin gülüşünü tamamen değiştirir.

Çünkü diş hekimliği endüstri tarafından desteklenen ve sürekli gelişen bir teknoloji. Eski uygulamaların zorluğu şimdi malzemelerin geçmişte tek tip, renk tek tip teknik ile yapılan porselenler çeşit çeşit. Renk kişinin dudak rengine göre bile seçiliyor. Bu nedenle diş hekimliğinde estetik uygulamalar çeşit çeşit.

Bir diş hekimi hastasına uygulamam yaparken artık adım adım gitme şansına sahiptir. Şöyle ki bembeyaz parlak dişler istiyorum diyen hastanız size önce beyazlatma yapalım bile denilebilir. Bu neden ile kriterleri sıralayacak olursak;

  • Yaş
  • Sistemik rahatsızlık
  • Sosyoekonomik durum
  • Cinsiyet
  • Ağız hijyeni
  • Hekim ile kooperasyonu
  • Tedaviye ayrılacak zaman ve hastanın bu zamana uyumu
  • Anamnezler
  • Yaşam tarzı
  • Güven
  • Kişinin algı sistemleri önemlidir.

Lazer bazen bir seansta aft üzerinde ağrı dindirici, yara iyileştirici etkiye sahiptir.

Günümüzde gelişen dolgu teknolojisi ile bu dayanıklılık tartışılmaktadır.

Özellikle periodontal tedavilerde, çok adet implant uygulamasında probiotik kullanımı oldukça faydalıdır. Sonuçta aneorob bakterilerin ağızda varlığının kontrolüne yardımcıdır.

Hekiminizin önerdiği günde gargaraları kullanmanız, ağız floranızın korunması açısından önemlidir. Ağız gargaralarının uzun süre bilinçsiz kullanımı ağızda faydalı mikroorganizmaların kaybına sebep olur. Bu neden ile kullanım miktarınızı hekiminize danışın.

Ada çayı ve yeşil çay antibakterial etkileriyle çok faydalıdır. Ağızda dezenfeksiyona yardımcı olurlar. Demleme usulü hazırlayacağız ada çayını içerken, diş aralarından geçirmeniz lokman hekim tarafından önerilen bir metottur.

Evet, yerfıstığı içerisinde bulunan kalsiyum ve fosfat ile diş çürümelerini önler. Tükürük yapısını güçlendirir. Çürük yapan yiyeceklerin olumsuz etkilerini içerisindeki mineraller ile engeller. Çocuklarınıza atıştırmalık olarak yedirebilirsiniz.

Diş eti çekilmesi tedavisiz bir durum değildir. Diş eti çekilmesi bir periodontolog tarafından değerlendirilip kişiye özel tedavi planlaması yapılmalıdır. Bu tedavi kimi zaman çekilmenin daha fazla ilerlemesini durdurmak amacı, kimi zaman durdurmak ile birlikte diş eti çekilmesini geri döndürme amacı taşıyor olabilir. Bu süreç kesinlikle bir uzman tarafından yönetilmelidir.

Uzun zaman önce kaybedilmiş diş çekimi bölgelerinde kemik kaybı görülmesi kaçınılmaz bir durumdur. Fakat çözümsüz değildir. Çeşitli radyografik yöntemler ile alan değerlendirilip uygun kemik arttırma tekniği ile tedavisinin yapılması mümkün olur. Bazı durumlarda kemik arttırma işlemi ile implant aynı aşamada, bazı durumlarda ise önce kemik arttırma işlemi takibinde implant yapılır.

Ağız içerisinde ki her türlü iltihabi durum, çürük diş, diş taşı varlığı diyabetin kontrolünü zorlaştıran, hatta zaman zaman tek başına bile bile kontrolden çıkmasına sebep olan durumlar arasındadır. Diyabet hastalığı olan bir kimsenin mutlaka rutin diş hekimi kontrolü altında olması gerekmektedir. Uzun zaman diş taşı temizliği yaptırmamış bir diyabet hastasının tüm diş etleri ödemli ve kanamalı durumdadır. Kişinin kendi avuç içi boyutu kadar bir yara alanı mevcut demektir. Bu durumda diyabetin kesinlikle kontrol altına alınmasını mümkünsüz kılar.

Diş taşı temizliğinde kullanılan modern cihazlar dişin minesini çizme gücünde değildir. Diş minesinin kesilebilmesi için ancak elması kesebilecek boyutta bir cihaz gerekir çünkü diş minesi elmas kalitesindedir. Diş taşı diş minesine oranla oldukça yumuşaktır. Ancak kavitron(taş temizleme cihazı) ile temizlenebilir. Kavitron ise diş minesini asla çizmez.

Kompozite lamineler diş minesi kesilmeden dişin üzerine direkt yapıştırılarak uygulanan MİNİMAL İNVAZİVE uygulamalardır. Kompozit lamineler şayet çok kalın hazırlanırsa yani uygulama sınırının ötesinde kalın yapılırsa kırılabilir. Ayrıca arka dişleri çok aşınmış bireylerde ya da arka dişlerde eksiklikleri olan kişilerde ön dişler kırılabilir. Güzel yapılmış iyi parlatılmış bir kompozit lamine ağızda 5-10 yıl kullanılır. 6 ayda bir kontrol ve 6 ayda bir parlatılma işlemi laminelerin ömrünü uzatır.

Lamineler kullanılırken macunların aşındırıcı içermemesi gerekir. Çünkü kompozit lamineler aşındırıcı ile çizilir.

Ayrıca diş gıcırdatma yapan kişilerde gece plağı kullanmak hem mevcutta ki dişi korurken hem de laminelerin ömrünü uzatır.

Diş fırçalama elbette ki ağız bakımımızın olmazsa olmazıdır. Lamine uygulamalarından sonra da diş bakımının temeli olan diş fırçalama ihmal edilmemelidir. Dişler düzenli olarak günde 3 defa dişetinden dişe doğru fırçalanmalıdır. Ara yüz temizliği de çok önemlidir. Diş ipi kullanımı için lamineler de özel diş ipleri tercih edilmelidir. Mumlu diş ipleri aralara takılmayı engeller. Ağız duşu ki ara yüz temizliğine kontör katar. Laminelerin hem temizlik sağlar hem de iritasyonu engeller. Laminelerin temizliğinde kullanılan macun granül(tanecik) içermemelidir. Çünkü aşındırıcı granül kompozit lamineleri çizer. Porselen laminelerin de yapışma sınırını aşındırır. Ayrıca gece plağı kullanmakta şarttır.

Yapıştırma teknolojilerinin geliştiği günümüzde diş minesinde hiçbir kesim yapılmadan kompozitler dişin üzerine yapıştırılır. Bu nedenle kompozit lamine uygulamasında dişte herhangi bir çekme ve aşındırmaya gerek duyulmaz.

Kompozit laminaların en çok kırılma nedeni budur. Çünkü dişlerimizde her yıl 0,1 mm aşınma oluyor. Çiğneme ve yeme esnasında dişler birbirine sürter. Diş gıcırdatmanın arttığı, asitli yiyecek ve içecek tüketiminin arttığı günümüz dünyasında diş aşınmaları eskiye oranla daha fazla olmaktadır. Bu nedenle aslında doğal dişlerimiz aşınırken doğal dişlerin üzerinde ki kompozit tabaka da bu aşınmaya eşlik ederek kırılır.

Tam adapte yapılmış porselen kaplamaların ağızda koku yapması imkansızdır. Kokunun sebebi ağız bakımının ihmalidir. Porselen kaplama iyi bakılmayan bir ağızda çürür. Karbonhidratlı gıdaların tüketimi ve sonucunda ağız bakımının yapılmaması ağız kokusuna sebep olur ki bu aynı zamanda hastalar için çürük ve diş eti problemi demek. Yani ister kişinin orijinal dişi ister kaplama diş iyi bakılmadığında ve hijyen kurallarına uyulmadığında ağızda oluşan bakterili ortam ağız kokusuna sebep olur.

Porselen kaplamalar görüntü, yapı, sertlik açısından ana dişi taklit eder. Ama ana dişten farklıdır. Hiçbir tedavi ana dişin yerini tutamaz. Bu neden ile ana dişleri mümkün olduğu kadar korumak hekimlik yasasıdır. Ama o ya da bu şekilde porselen kaplama yapma zorunluluğu dişi korumak ya da ağız yapısını korumak için gerekir. Bu durumda porselen kaplamalar kırılmış, aşınmış, hatta dile batan ya da ağrıyan dişe oranla daha konforlu hatta çok rahat edilen dişler haline dönüşebilir. Dişin yarısının olmadığı, sürekli kırılan bir dişin yerine yapılan sapasağlam bir porselen kaplama hasta içi son derece konforlu olur.

Şayet bu şekilde bir korkunuz var ise geçici dişlerinizi kullandığınız dönemde bol bol fotoğraf çekerek diş hekiminizi yönlendirebilirsiniz. Bir diğer çözümde zirkonyum kaplamalarınızın bir süre geçici olarak ağızda kullanımıdır. Ama her halükarda yapılan bir dişin doğal bir görünüme kavuşması 2 ayı bulur. Çünkü diş çevre dokuları diş yapısına adapte olduğunda doğal görünüm kendiliğinden açığa çıkar. Bu nedenle sabırlı olmak, hekiminize güvenmek ve isteklerinizi önce sizin sonra hekiminizin tam anlamıyla anladığına emin olmak gerekir. Sonuçta bir diş yapılıyorsa bu dişin sizin tarafınızdan beğenilmesi diş hekiminizi de mutlu eder ve diş tedavisi ekip çalışmasını gerektirir.

Dişlerinizi fırçalama fırsatı olmadığında bolca su ile gargara yapmak en iyi çözümdür. Hatta su içerken bile önce ağıda gargara yapar gibi diş aralarından geçire geçire içmek gerekir. Sakız kullanımı da dişleri temizler. Piyasa da dişe yapışmayan sakızlar mevcuttur. Arıca fırçalamanın mutlaka yapılması gereken bir diş eti probleminiz varsa size cep fırçaları öneririz. İdeal yapıya sahip olmasalar da macunsuz fırçalama yaparak ağzınızı temizleyebilirsiniz.

Her şeyden öne beğenilmesine çok sevindik. Çünkü kompozit laminelerde amacımız doğal bir görünüm oluşturmaktır ve bunun için lamineleri yüz yapınıza göre şekillendiriyoruz. Yani Altın Oran. Altın Orana uygun bir tasarım olduğunda bu kimse tarafından yadırganmıyor. Hatta çok doğal bulunuyor. Çünkü bizim gözümüz güzeli Altın Orana göre algılıyor. Yani bir şey Altın Orana uygun ise bize güzel ve estetik geliyor. Kompozit laminelerin başkası tarafından anlaşılmamasının en büyük nedeni budur. Aşınmış ya da aralıklı bir dişin doğal, olması gereken bir konuma getirilmesi. İşin sırrı Altın Oran. Diğer bir sırrı ise kompozit, diş doğal yapısını birebir taklit eden bir malzemedir yani ışık geçirgen. Son derece ışığı geçiriyor ve diş eti ile teması doğaldır.

Birçok kişi horlamanın yaş ile ya da kilo almak ile ortaya çıktığını düşünüyor. Halbuki dişte ki aşınma dilin daha öne çıkmasına neden olur. Şöyle ki dişler dilimizin içinde bulunduğu birçok nefes alma organına destek olan bir iskelet sistemidir. Dişler aşınınca dil ağıza sığmamaya başlar ve bu neden ile ön dişlerin arası açılarak daha çok aşınma olur. Aşınma arttıkça dil daha öne gelir ve aşınma artar.

Vertikal boyut yükseltme tedavileri ani aşınmış dişlerin dolgu veya inlaylerle yükseltilmesi horlamanın azalmasına hatta tamamen ortadan kalkmasını sağlar.

Kompozit lamina ücreti kaplamalarla aynı fiyattır ve kompozit laminanın avantajı dişlerde kesim yapılmamasıdır.

Kompozit lamina çalışmalarında en önemli kriter uygun vakaya kompozit lamina yapmaktır. Yani yapacağımız bir kompozit lamina uygulamasının hasta tarafından uzun yıllar kullanılabilmesi için uygun vakaya uygun tedavinin yapılması gerekmektedir. Sonradan ekleme ve yapıştırma bir tedavide hastalarımızın laminaları kullanırken uyacağı bazı kurallar vardır. Bu kurallara uyulduğunda hastalarımız laminalarını uzun yıllar güzel bir görünümle kullanabilirler. Bunun dışında oluşabilecek problemler garanti kapsamında tedavi edilir. Kompozit laminaların en önemli garantisi 6 ayda bir yapılacak düzenli kontrollerdir. Bu düzenli kontroller laminaların ömrünü uzatır ve ilk gün ki parlaklık ve güzelliğinin korunmasını sağlar.

Kompozit laminalar yapılırken herhangi bir acı duyulmaz iğne uygulaması yoktur.

Kompozit laminaların normal ağız bakımı yapıldığı müddetçe koku yapması mümkün değildir. Zaten kompozit laminalar diş eti aralarının üzerine uzatılmadan sadece dişin ön yüzeyine yapılan uygulamalardır. Bu nedenle koku ve diş eti problemi yapması mümkün değildir.

Kompozit laminaları bir şekilde diş estetik uygulamalarının bir başlangıcı olarak da görmek gerekir. Sonuçta dişte herhangi bir kesim yapmadan orijinal dişi koruyarak yapılan bu uygulamalar, kişinin diş estetiği ile ilgili bakış açısını da oluşturur. Daha sonra yüz estetiğini de değiştirme isteği oluştuğunda daha farklı estetik uygulamalar yapılması adına ilk basamak olur. Yüz Değiştiren Diş Hekimliği’ni kapsayan her uygulama; ortodontik tedavi, porselen kaplama, E-max kaplamalar , her tür kaplama, kompozit lamina yapılmış dişte yapılabilir.

Kaplamanın altından koku geliyorsa, özellikle tatlı yedikten sonra, dişte 1-2 saniye başlayıp devam eden ağrı varsa kaplamanın altında çürük olma olasılığı yüksektir. Böyle bir durumda diş hekiminizin kaplamanın altında çürük olup olmadığını anlaması için röntgen kontrolü yapması gerekir. Röntgen kontrolüne ek olarak (çünkü röntgende bazen çürük görülemeyebilir) kaplamayı söküp altına bakabilir.

Kaplamanın altında ki çürük kaplamanın sınırında ise ve kaplama eski ise yüzde yüz değiştirmek gerekir.

Dişler birer enstrüman gibidir. Konuşurken etrafındaki kas dokusu tarafından kullanılır. Bu nedenle dişlere temas eden kaslar,  dişler aşınınca kasılarak sarkarlar yani dişlerin aşınması yüzde sarkmaya ve bunun sonucunda kırışmaya neden olur.

Kompozit laminaları tıpkı normal dişiniz gibi düşünün normal dişiniz nasıl çay, kahve içtiğinizde sararır. Kompozitlerde zaman içinde içilen çay ve kahveden renklenir hatta sararır. Sararmanın nedeni tamamen içilen çay ve kahvedir.  Peki, normal dişler bu renklenme temizlendiğinde nasıl temizlenir? Kompozitlerde politür denilen temizlenme işlemiyle temizlenip parlar. Kompozit yapılırken kullanılan renk neyse aynı şekilde o renk kendini korur yani, renk değiştirmez. Beyaz kompozitlerde beyaz kalır onlarda aynı şekilde renk değişimi olmaz sadece kirlenir. Kirlenen dişte olsa kompozit lamina da olsa temizlenir.

İnsanların algılama sistemleri farklı farklıdır. Kimi kişi işitsel kimisi görsel kimisi ise dokunsaldır. Dokunsal kişiler dişleri takıldığında diğer algı sistemindeki olanlara oran ile farklılık hissederler. Bu his 48 saat için gerçekten yoğundur. Dişin teması farklı gelir ama merak etmeyin vücudun algı sistemi yani vücudun bir şeye adapte olma sistemi tarafından desteklenir. Dilimiz tıpkı bir tarayıcı gibi dişlerimizi tek tek tarar ve bunun sonucunda onun yabancı bir cisim değil vücuda ait bir parça olarak kaydeder. Dişte bir yükseklik ya da kabalık yoksa bu durum 48 saatte büyük bir kısımla alışılır ama dişte bir kabalık varsa düzelttirmek için lütfen mutlaka geliniz.

İyi bakılan bir kaplama ağızda 10-15 yıl rahat kullanılır. Bu kullanımın sonunda diş eti çekilmesi ve ağızda herhangi bir problem kullanıma yoksa kullanıma devam edilebilir. 20-25 yıl kullanılan kaplamalar mevcuttur. Bu kullanımda hastaların temiz bakımının yanı sıra sistemik durumları yani genel sağlıkları da çok çok önemlidir.

Elbette kullanımını doldurmuş kompozit lamina kullanımı tamamlandığında yenilenebilirler. Bazen eski kompozit laminaları tamamen kaldırarak bazen bir kısmını bırakıp onun üstüne tekrar kompozit lamına yapmak mümkündür.

Dişlerin arasına diş ipi kullanımı şarttır. Bu neden ile üretilmiş birçok diş ipi mevcuttur. Kompozit laminaların arasına normal diş arasındaki gibi aralıklar bırakıldığından bu bölgelerde diş ipi kullanmakta mümkündür. Kullanım rahatlığına göre sizin tercih ettiğiniz ve rahat kullanabileceğiniz bir diş ipi tipini o bölgede rahatlıkla kullanabilirsin.

Aşırı çürük ve hijyeni kötü bireylerde uygulama tercih edilmez. Ayrıca mine yapısı bozuk, aşırı girintili dişlerde kaplama tercih edilebilir.

Diş eti hizasında yapılan uygulamalarda diş eti bakımı, fırçalamanız çok çok önemlidir. Diş eti işlemine kompozit laminalar sokulmadığından diş etine herhangi bir zarar vermesi mümkün değildir.

Diş tedavisi esnasında anestezi yapılmadan yapılan uygulamalarda orucu bozacak herhangi bir durum yoktur. Özellikle yapılan tedavilerden sonra bir süre yemek yememe zorunluluğu düşünülürse bu uygulamaları ramazanda yaptırmak akıllıca olabilir. Anestezili uygulamaları ramazandan önce yaptırıp ramazanda prova ve dişlerin takılma kısımlarını denk getirmek tedavi sürecini konforlu hale dönüştürebilir.

Diş tedavisi ücreti elbette ki yapılan tedavi ve kullanılan malzemeye göre değişir. Bu neden ile en ekonomik tedavi, düzenli diş fırçalamak ve sorunlar çok küçükken tedavi olmaktır. Şöyle ki başlangıçta bir dişe basit bir dolgu yeterli iken, ihmal edilirse bu küçük problem çekim, implanta kadar gidebilir. Bunlar da pahalı işlemlerdir.

Ön dişler için ışıkta ışığın yönünü değiştirerek cisimde ki çatlakları görebiliriz. Arka dişlerde çatlak tespiti hekim tarafından yapılabilir.

Evet eğer dişinizin konumu ve yaptırmak istediğiniz yeni diş görünümü buna uygun ise elbette dişleri kesmek mümkün

Sağlıklı dişler ve diş etleri için genellikle düzenli fırçalamak yeterlidir.

Geleneksel diş fırçaları çok daha iyi fırça kontrolü sağlar.Elektrikli diş fırçası da jakuzi etkisi yaratır.

Ağız kokusundan kurtulmanın en iyi yolu dilin fırçalanmasıdır.

Dişi güçlendirmek , desteklemek için dişe yapılan bir işlem sonrasında dişin üzerine yerleştirilen kaplamalardır.

Düzenli bakım ve düzenli kontrole implantınızı uzun yıllar kullanırsınız.Bu esnada sigara kullanımına ve genel sağlığı  dikkat etmek gerekir.

İmplant cerrahisi esnasında uygulanan anestezikler bu işlemin ağrısız olmasını sağlar.Daha sonrasında uygulanacak ağrı kesiciler implant işleminin mümkün olduğu kadar ağrısız olmasını sağlar.

Diş implantları çene kemiğini kalıcı olarak sabitlenir ömür boyu kullanabilecek haline getirilir protezler düzenli olarak çıkarılması gerekir.

Diş beyazlatma işlemi yapılacak kişinin muayenesi iyi bir şekilde yapıldığı nda eğer dişleriniz bu beyazlatma işlemine uygun ise herhangi bir yan etki oluşmaz.

Dişlerin bakımına özen gösterdiğiniz de düzenli fırçalama yaptığınızda sigara ve çay tüketimine dikkat ettiğinizde diş beyazdınız uzun süre kalıcı olacaktır.

Sizin ağzınızın ihtiyacına göre belirlenen macun sizin için en iyidir eğer dişlerinizi beyazla ihtiyacı varsa beyazlatıcılı hassasiyeti varsa hassasiyet giderici kullanmanız gerekir.

Dişin hazırlanın yapıldıktan sonra teknisyen tarafından hazırlanan kronlar dişin üzerine özel yapıştırıcılar ile yapıştırılarak yerleştirilir.

Bir sorum var?

Buradaki sorular dışında bir sorunuz varsa bizimle iletişime geçebilirsiniz?